Tar u mar olmuş bir yürekte ilahi bir aşkla sevdasına yenik düşer. Mor dağların ayazı vurmuştu birin darın yüreğine.
Gül bahçesinde gülleri kurumuştu yokluklara kendini
Salmıştı. virane bağlar gibi hali hazin kalmıştı birin dar.
Can evinden vurulmuştu can. yüreğinde bir volkan fışkırıyordu.
Küçücük yüreği yangın yeri gibiydi. tutkulu bir aşka yenik düşmüştü.
Yetim öksüz sefil dar ma dağın kalmıştı kimsesiz hali hazin kalmıştı.
Önce babası evin dar aşkı hejar için vurulmuştu bir hiç uğruna.
Mirhat ağanın gazabından nasibini oda almıştı öldürülmüştü.
Sonra annesi hejar mirhat ağanın aşkına karşılık vermedi diye
Oda bahtı eşi evin dar gibi olmuştu oda öldürülmüştü geride
Kalan iki çocuk biri kız diğeri erkek kız çocuğu xece zerin mirhat ağa tarafından Ölü annesinin hejarın göhsünde süt emerek başına bir taşla ezilir
Oda kaderi annesi hejar ve babası evin dar gibi çizilir öldürülür.
Ailede sadece birin dar ve amcası veli bey sağ kalır veli amcası
Yaşlı ihtiyar ama bir o kadarda sevilen sayılan biriydi küçücük
Birin darı yanına alır ve onu büyütür bir aslan parçası gibi yetiştirir.
Birin dar büyür koça delikanlı olur yollarına dikenli teller örülse de Sevdasından vaz geçmez aklı yitik hali hazin kalsa da intikamından
Vaz geçmez küçücük xece zerinin intikamını alır birin dar.
Annesi hejar el bebek gül bebek büyütmüştü her ikisini de.
Her ne kadar yokluk sefalet için de yaşasalar da onlar mutluluktan
Ödün vermiyorlardı tak ki üzerlerine kara bir bulut çökene kadar.
Mir bek beğin birin darın aşkına sevdasına hayran kalmıştı
Kendi elleriyle düğününü yapmak istiyordu önce düşmandı
Sonra gerçekler ortaya çıkınca mir bek beği birin darı başına
Taç eder ve intikamını almak için birin dara yardım eder
Birin dar ve bünyamin ıraktan suriyeden kaçak mal getiriler
Geçimlerini sağlamak için yoksulluk sefaletten kurtulmak için.
Başkada bir çareleri de yoktu ki gariplerin tek umutları vardı.
İnsanca yaşamak ve yaşamaya direnmekti onlarınkisi
Her dem hayalleri rüyalarda saklıydı gönül harabeydi.
Garibimin gözleri doluyordu yağmur taneleri döküyordu
Sımsıkı sevdasına tutunuyordu. bir göçebe muhacir gibi
O diyar senin bu diyar benim aşkını arıyordu yokluklara
Kendini bırakıp salıyordu. Bir umut ışığı arıyordu sevdasının
Çekik gözlerin de uykusuz gecelerde işkencelerle uyanıyordu
Birin dar. bir avucuna güneşi koysalar diğer avucuna ayı koysalar
Sevdasından vaz geçemiyordu tak ki aşkı sevdası mirhat ağa
Vurana kadar kendi öz kızına kıymıştı zalim insafsız katil.
Birin darın nefesini kesmişti adeta mirhat ağa. Kan ter reva içinde kalmıştı. Birin dar nefes almakta zorlanıyordu aşkına kıyılmış yerde yatıyordu.
Nefes alamıyordu zineyle beraber onunda nefesi kesilmişti adeta
Tak ki zine nin ve küçük xece zerinin intikamını alana kadar mirhat
Ağayı idam sephasına çıkarana kadar içte o zaman birin dar içten
Bir nefes alıyordu bünyamin ise onun bayram günüydü o gün.