Esin’in hikâyesi bittiği yerde başlayan bir hikâye... Tıpkı bir mektup gibi... Kendisiyle yeniden tanışan bir kadının renklerini anlatan... O renklerin yarattığı cümbüşün içinde kendinden geçerken yeniden var olmanın hikâyesi.
Öyle bir cümbüş ki bu insana dair her duygu var içinde. Belki hevesle yola çıkacak bir kadının aynada bıraktığı heyecanın yan- sıması... Hayal kırıklıkları ve kalbinde bıraktığı gözyaşlarının izleri... Acıyla yoğrulmuş bir kahkahanın hüzünlü yankısı...
Yavrusunu doğururken aslında yeniden doğduğunu bilmeyen bir annenin tazelenmiş direnci... Her yenilişinde yeniden ayağa kalkmanın verdiği güçle saçlarını rüzgâra savuran özgür bir ruh... Her kadın gibi binlerce duyguyu yoğuran, şekillendiren ve göğe savuran bir kadının hikâyesi... En çok da gerçekle yüzleştiğinde önce kendine sığınan, sonra sevdiklerinin güvenli limanında şifa bulan bir kadının hayatla kavgası...
Ve renkleri... Renklerle vücut bulmuş bir kadının duygu dolu hikâyesi. Esin’in hikâyesi hepimizin hikâyesi.